Stockholm sendromu belirtileri nelerdir?

Rehinelerin veya istismar mağdurlarının kendilerine zarar veren kişilere duygusal bağ geliştirdiği psikolojik bir fenomen olan Stockholm Sendromu, hayatta kalma mekanizması olarak ortaya çıkabilen karmaşık bir tepkidir. Bu durum, travmatik koşullar altında mağdurların neden istismarcılarına sempati duyabildiğini, onları koruma eğilimi gösterdiğini ve kurtarıcılara karşı güvensizlik geliştirdiğini açıklamaya çalışır.

20 Kasım 2025

Stockholm Sendromu Nedir?


Stockholm Sendromu, rehinelerin veya istismar mağdurlarının kendilerini esir alan veya zarar veren kişilere karşı duygusal bir bağ, sempati veya sadakat geliştirdiği psikolojik bir durumu tanımlar. İlk olarak 1973'te İsveç'in Stockholm kentinde bir banka soygunu sırasında rehinelerin soygunculara yardım etmeye çalışmasıyla fark edilmiş ve adını bu olaydan almıştır. Bu sendrom, travmatik bir durumda hayatta kalma mekanizması olarak ortaya çıkabilir.

Stockholm Sendromunun Belirtileri


Stockholm Sendromu, genellikle uzun süreli bir baskı veya tehdit ortamında gelişir ve aşağıdaki belirtilerle kendini gösterir:
  • Esir alan veya istismarcıya karşı olumlu duygular besleme: Mağdur, kendisine zarar veren kişiyi anlamaya, onun nedenlerini haklı görmeye veya onu sevmeye başlayabilir.
  • Otoritelere veya kurtarıcılara karşı olumsuz tutum: Mağdur, polis, aile üyeleri veya terapistler gibi yardım etmeye çalışan kişilere güvenmez, hatta onlara karşı düşmanlık besleyebilir.
  • Esir alanın hedeflerini veya davranışlarını rasyonelleştirme: Mağdur, istismarcının eylemlerini mazur göstermek için çeşitli bahaneler üretebilir (örneğin, "O aslında iyi biri, sadece zor durumda" gibi).
  • Esir alana yardım etme veya onu koruma eğilimi: Mağdur, istismarcının kaçmasına, planlarına destek olmasına veya onu otoritelerden saklamasına kadar gidebilen davranışlar sergileyebilir.
  • Korku ve sempati karışımı duygular: Mağdur, istismarcıdan korkmakla birlikte, onunla özdeşleşebilir ve onun duygularını paylaşabilir.
  • Suçluluk veya kendini suçlama: Mağdur, yaşanan olaylardan kendisini sorumlu tutabilir veya istismarcının "iyi niyetli" olduğuna inanarak kendi tepkilerini sorgulayabilir.
  • Hayatta kalma stratejisi olarak bağlanma: Tehlike anında, istismarcının gözünde "değerli" görünmek, mağdurun hayatını kurtarmak için bilinçsizce geliştirdiği bir savunma mekanizması olabilir.

Stockholm Sendromu Nasıl Gelişir?

Bu sendrom, genellikle şu koşullarda ortaya çıkar:
  • Mağdur, istismarcı tarafından ciddi bir tehdit altında hisseder.
  • Mağdur, istismarcıdan küçük iyilikler veya insani davranışlar görür (örneğin, yemek vermek veya zarar vermemek).
  • Mağdurun dış dünyayla bağlantısı kesilir ve tek "gerçeklik" kaynağı istismarcı olur.
  • Mağdur, kaçmanın imkansız veya tehlikeli olduğuna inanır.

Stockholm Sendromu Hangi Durumlarda Görülür?


Stockholm Sendromu sadece rehine olaylarında değil, aşağıdaki durumlarda da ortaya çıkabilir:
  • İlişkisel istismar (örneğin, partner şiddeti)
  • Çocuk istismarı veya ihmali
  • Kültler veya tarikatlar
  • İnsan ticareti mağdurları
  • Uzun süreli taciz veya zorbalık durumları

Stockholm Sendromu ile Başa Çıkmak ve Tedavi

Stockholm Sendromu, psikolojik travmanın bir sonucudur ve genellikle profesyonel yardım gerektirir. Terapi sürecinde, mağdurun:
  • Yaşadığı travmayı anlaması ve işlemesi
  • Sağlıklı bağlanma dinamiklerini öğrenmesi
  • Suçluluk ve korku duygularını aşması
  • Özgüvenini yeniden kazanması

hedeflenir. Aile ve sosyal destek de iyileşme sürecinde kritik rol oynar.

Önemli Not:

Stockholm Sendromu, resmi bir tanı olarak psikiyatrik sınıflandırmalarda (DSM-5) yer almaz, ancak travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) veya başka psikolojik durumlarla ilişkili olabilir. Eğer siz veya tanıdığınız biri benzer belirtiler gösteriyorsa, bir ruh sağlığı uzmanına başvurmak önemlidir.

Yeni Soru Sor / Yorum Yap
şifre
Sizden Gelen Sorular / Yorumlar
Çok Okunanlar
Haber Bülteni
;