Roza hastalığı, halk arasında gül hastalığı olarak da bilinir. Bu hastalık, yüzde kızarıklık, sıcaklık hissi ve kırmızı lekelerle kendini gösterir. En sık rastlanan belirtiler arasında yüzde sıcaklık hissi, damar genişlemesi ve iltihaplı sivilceler yer alır. Başlangıçta geçici kızarıklıklar görülürken, hastalık ilerledikçe ciltte kalıcı değişikliklere neden olabilir. İlk olarak yüz bölgesinde, özellikle yanakların yan kısımlarında belirir, ancak ilerleyen dönemlerde vücudun diğer bölgelerine de yayılabilir. Roza hastalığı, stresle de tetiklenebilir ve burun ile gözleri de etkileyebilir.

Roza hastalığı genellikle açık tenli ve orta yaşlı bireylerde daha sık görülür.

Roza hastalığı kronik bir cilt hastalığıdır ve erken teşhis edilmesi önemlidir. Hastalığın nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, genetik faktörler, stres, bakteriler ve parazitlerin etkili olabileceği düşünülmektedir. Sıcaklık, güneş ışığı, sauna ve bazı alerjen kozmetik ürünlerinden kaçınılması tavsiye edilir. Roza hastalığı kronik bir seyir izlediği için hastaların hastalık hakkında bilgi sahibi olmaları önemlidir. Hastalığın ilerlemesini engelleyen önlemler alınmalı ve mevcut şikayetleri hafifleten tedaviler uygulanmalıdır.

Roza hastalığında tıbbi tedavi olarak, kızarıklık çok belirgin olduğunda harici uygulanan ve damarları daraltıcı özelliğe sahip ilaçlar kullanılır. İltihaplı sivilcelerin az olduğu durumlarda antibiyotikli kremler tercih edilirken, yoğun sivilce varlığında ağızdan antibiyotik kullanımı gerekebilir. Tedavi süreci oldukça uzun olabilir ve hastalar bu konuda bilgilendirilmelidir. Tedavi sürecinde ilaçlar başlangıçta yüksek dozda başlanır ve şikayetler azaldıkça doz düşürülür.

Roza hastalığında genişleyen damarlara lazer tedavisi uygulanabilir. Lazer tedavisi genellikle 6-8 haftalık periyotlarla 2-3 seans sürer. Lazer sonrası hastaların egzersiz yapmaması ve sıcak duş almaması önerilir. Aksi takdirde damarlar tekrar genişleyebilir. Tedavi sonrasında mutlaka güneş koruyucu kullanılmalıdır. Kullanılacak güneş koruyucu krem, lazer sonrası leke oluşmasını önlemenin yanı sıra yeni damar oluşma riskini de azaltır.

Kızarıklığın görünümünü azaltmak için yeşil renkli fondötenler kullanılabilir. Ancak cildi tahriş edebileceğinden kozmetik pudralardan kaçınılmalıdır. Roza hastalığında cilt çok hassas olduğu için alkollü ve mentol içeren kozmetik ürünlerden uzak durulmalıdır. Hassas ciltler için nemlendiriciler ve güneş koruyucu kremler rahatlıkla kullanılabilir.

Sıcaktan her zaman uzak durmak önemlidir. Damar genişletici özelliğinden dolayı ağır egzersizlerden kaçınılmalı, kısa ve sık aralıklarla spor yapılmalıdır. Sıcak suyla yapılan banyo, hamam ve saunalardan kaçınılmalıdır. Kış aylarında özellikle yapılan sıcak banyolar roza hastalığının belirtilerini artırabilir. Sıcak olmayan ılık duşlar tercih edilmeli ve cilde kese yapılmamalıdır. Yaz aylarında sıcak ve güneş ışığı roza hastalığını artırabilir, bu nedenle güneş koruyucu kullanmadan dışarı çıkılmamalıdır. Terleme de roza hastalığını artırabilir, bu yüzden terlememek hastalık için faydalıdır. Yiyeceklerden ise alkol, acı baharat, kahve tüketimi ve sıcak çay şikayetleri artırmaktadır.